-
1 işini bitirmek
уби́ть, прико́нчить -
2 işini bitirmek
give smb. his quietus -
3 işini bitirmek
a) to finish with sb/sth b) to do away with, to kill (sb), to finish sb off -
4 hemen işini bitirmek
give smb. a short shrift -
5 bitirmek
vt1) beenden, abschließenkursu bitirdikten sonra nach Beendigung des Kursus2) ( tamamlamak) erledigen; (iş) abwickeln, fertig werden (mit)işimi bitirdim ich habe meine Arbeit erledigtev ödevini bitirdim ich bin fertig mit den Hausaufgabenbirinin işini \bitirmek (sl) ( öldürmek) jdn erledigen3) yemeğini bitirdin mi? hast du aufgegessen?, bist du mit deinem Essen fertig? -
6 give smb. his quietus
işini bitirmek, öldürmek -
7 give smb. his quietus
işini bitirmek, öldürmek -
8 iş
ко́поть (ж)* * *1) врз. рабо́та, трудişe almak — приня́ть на рабо́ту
iş anlaşmazlıkları — юр. трудовы́е спо́ры
işten atmak — вы́гнать с рабо́ты
iş borsası — би́ржа труда́
iş emniyeti — юр. безопа́сность труда́
işe geç kalmak — опозда́ть на рабо́ту
iş güveni — охра́на труда
iş haftası — юр. рабо́чая неде́ля
iş hukuku — юр. трудово́е пра́во
iş kazaları — несча́стные слу́чаи на рабо́те
işten olmak — лиша́ться рабо́ты
iş sözleşmesi — юр. трудово́е соглаше́ние
iş ücreti — зарпла́та
iş vermek — дава́ть / предоставля́ть рабо́ту
2) де́ло, обстоя́тельство, положе́ние веще́йiş böyle iken — раз де́ло обстои́т так
karışık iş — запу́танное де́ло
3) де́ло; заня́тие; слу́жбаdevlet işleri — госуда́рственные дела́
işim başımdan aşkın — у меня́ дел по го́рло
şimdi işi var, gelemez — сейча́с он за́нят, прийти́ не смо́жет
işi nedir? — что он де́лает?, чем он занима́ется?
işim olmasa, sana yardım ederdim — е́сли бы я не был за́нят, я бы тебе́ помо́г
sonunda bir iş buldu — наконе́ц он нашёл [себе́] заня́тие
iş cevreleri — деловы́е круги́
4) рабо́та, изготовле́ние, произво́дство, трудiğne işi — вышива́ние
yapı işleri — строи́тельные рабо́ты
5) де́лоişimi görmediler — моё де́ло не рассма́тривали
bu, işimi bozdu — э́то испо́ртило моё де́ло
bu, bir zevk işidir — э́то де́ло вку́са
••işi üç nalla bir ata kaldı — погов. оста́лось нача́ть и ко́нчить
her işte bir hayır var — погов. нет ху́да без добра́
- iş açmakişim iş kaşığım gümüş — погов. у меня́ дела́ на мази́
- işinin adamı
- işi aksi gitmek
- işin alayında olmak
- işi Allaha kalmak
- işi anlamak
- iş ayağa düşmek
- işine bak!
- işin başı
- iş başa düşmek
- işler becermek
- iş bilmek
- işini bilmek
- işini bitirmek
- iş bitmek
- işi bozmak
- işi bozulmak
- işi ciddiye almak
- iş çatallanmak
- iş çevirmek
- iş çığrından çıkmak
- iş çıkarmak
- iş çıkmak
- iş dayıya düştü
- iş değil
- işten değil
- iş düşmek
- işi düşmek
- iş etmek
- işten el çektirmek
- işe girmek
- iş görmek
- işini görmek
- iş göstermek
- işi gücü bırakmak
- işten güçten kalmak
- işin içinden çıkmak
- işin içinden sıyrılmak
- işin içinde iş var
- iş ki...
- iş ki sınıfını geçsin
- iş mi?
- işin mi yok?
- iş inadına bindi
- iş işten geçti
- iş işten geçmişti
- işi iş olmak
- iş karıştırmak
- işin kolayına kaçmak
- işe koşmak
- işin kötüsü
- iş ola
- iş olacağına varır
- iş olsun diye
- işi oluruna bırakmak
- işi pişirmek
- işi rast gitmek
- işin rengi değişti
- işi resmiyete dökmek
- iş sarpa sarmak
- işi savsaklamak
- işi şakaya vurmak
- işi tatlıya bağlamak
- işi temizlemek
- işin tuhafı
- iş tutmak
- işin ucu
- işin ucu bana dokundu
- işini uydurmak
- işi vurmak
- işe yaramak
- iş yok
- işini yoluna koymak -
9 покончить
сов.1) bitirmek, tamamlamakпоко́нчить с дела́ми — işlerini tamamlamak
2) ( прекратить) (bir) son vermek; gidermek; ortadan kaldırmakс таки́м положе́нием сле́дует реши́тельно поко́нчить — bu duruma kesinlikle bir son verilmeli
поко́нчить с кем-л. — birinin işini bitirmek, hesabını görmek
поко́нчить с враждо́й — düşmanlığa son vermek
с э́тим поко́нчено — tamam, vesselâm
••поко́нчить с собо́й — canına kıymak, intihar etmek, hayatına son vermek
у меня́ с ним всё поко́нчено — onunla alış-verişi kestim / kesmiş bulunuyorum
-
10 erledigen
erledigen* [ɛɐ'le:dıgən]I vtich habe noch etwas zu \erledigen bitirmem [o tamamlamam] gereken bir şey daha var;die Sache ist für mich erledigt bu iş benim için bitti sayılırII vrsich \erledigen hallolunmak, sonuca bağlanmak -
11 give smb. a short shrift
az ilgilenmek, hemen işini bitirmek -
12 give smb. a short shrift
az ilgilenmek, hemen işini bitirmek -
13 iş
iş [iʃ] s1) Geschäft nt\işler nasıl gidiyor? wie gehen die Geschäfte?\işten atılmak ( fam) hinausfliegenbirini \işe almak jdn einstellen [o anstellen]3) (\iş günü) Werk ntbu onun \işi( dir) das ist sein Werk4) Sache f, Angelegenheit f\işin en korkunç tarafı das Schlimmste an der Sachebu iyi/kötü bir \iş das ist eine gute/schlechte Sacheo, bu \işte önemli bir rol oynuyor er spielt bei dieser Sache eine wichtige Rolle5) a. inform Job m6) ( fam) (\işine gelmek)bir şey birinin \işine gelmemek jdm passt etw nicht in den Krambu, benim hiç \işime gelmez das passt mir gar nicht7) \işi gücü yok er hat nichts zu tun\işim var ich habe zu tunyapacak hiçbir \işi yok er hat nichts zu tun8) birinin \işini bitirmek (sl) jdm den Garaus machen; ( öldürmek) jdn erledigen -
14 abservieren
ab|servieren*vt -
15 beiseiteschaffen
beiseite|schaffenRRvtjdn \beiseiteschaffen birinin işini bitirmek;etw \beiseiteschaffen bir şeyi kaçırmak -
16 Garaus
-
17 finish with
ile isini bitirmek, iliskisini kesmek, isi kalmamak -
18 give sb his quietus
öldürmek, temizlemek, isini bitirmek -
19 polish off
bitirmek, halletmek, üstesinden gelmek, silip süpürmek* * *işini bitir* * *(to finish: She polished off the last of the ice-cream.) bitirmek -
20 Schnellverfahren
См. также в других словарях:
işini bitirmek — argo (birinin) öldürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… … Çağatay Osmanlı Sözlük
harmanı kaldırmak — harman işini bitirmek Harmanı kaldırmaktan başka bir şey düşünmüyordu. S. Çokum … Çağatay Osmanlı Sözlük